“Hoca baba ile ilgili benim de pek çok anım var. Evinde oturdum, yemeğini yedim, okunmuş suyunu içtim hatta Ayfer hanımla evlenmeme vesile oldu. Pek çok anım var. Hoca babanın kalp gözü açık Allah’ın sevdiği kullarından olduğuna eminim. Anılarımdan bir ikisini şöyle söyleyebilirim:
“Annem ciddi bir rahatsızlık sonucu Cerrahpaşa hastanesinde tedavi olurken her sabah annemi hem hastaneye hem de hoca babaya götürüyordum. Hoca baba okuyor, nasihat ediyor ve okunmuş su ikram ediyordu. Annem hoca babadan manevi şifa buluyordu. Annem yakın zamanlarda vefat etti. Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun. Bir sabah yine hoca babaya giderken annem "Gece rüya gördüm. Araba almışım. Hoca baba ile cami cami dolaşıyoruz” dedi. Akşam eve gelince annem "ne oldu biliyor musun? Sen beni bıraktın. Bakkal dükkânına girince hoca baba bana bakıp, “bir araba alsan da seninle cami cami dolaşsak” deyince şaşırdım kaldım” dedi.
“Bir cuma vaktinde bakkal dükkânında otururken cumaya Eyüp Sultan'a gidelim dedi. Ben yetişemeyiz deyince eliyle işaret ederek arabaya bindik. Ben ve hoca baba yola çıktık. Hoca baba hem okuyor hem de bana hangi yoldan gitmem gerektiğini eliyle işaret ederek gösteriyordu. Okuması esnasında parmaklarıyla da sayıyordu. Gittikçe saymayı hızlandırdı. Artık beş parmağı bir saniyede geçer oldu ve biz de uçar gibi zamanında Eyüp Sultan'a yetiştik. Cuma günü o trafikte yollarımız nasıl boş oldu ve biz yetiştik hala hayret ederim.”
Cevat YAMAN